Bu Blogda Ara

30 Nisan 2017 Pazar

Yap Bi Babalık-Can Yılmaz





















İlk kitabı Klişe Hayatlar Matbaasından sonra yeni kitabı olan Yap Bi Babalık isimli kitabını hemen aldım Can Yılmaz'ın. Can Yılmaz Cem Yılmaz'ın abisi.İlk kitabı hoşuma gitmişti.Güzel mizahi bir anlatımı var.Eğlenceli öyküler.Geçen hafta kendisiyle İzmir Kitap Fuarında tanışma imkanı da buldum.Kitabımı da imzalattım.Ama geçen hafta itibari ile  henüz kitabını yeni aldığım ve  henüz okumadığım için kitabı hakkında konuşamadık.Öyküleri sıcak ama kendisini o kadar da sıcak bulduğumu söyleyemeyeceğim.Belki de bana öyle gelmiştir.

Güzel bir kitap.İçinde 22 adet kara mizah da içeren öyküler var. Okuması keyifli, sonları güzel.Kısa öyküler ve sıkmıyor insanı.Yalnız bir şey dikkatimi çekti öykülerde tek tek saymadım ama 5-6 tanesi haricinde hepsinde ölüm var.Ya olayın kahramanı ya arkadaşı ya da aileden birisi mutlaka ölüyor.İlginç.Tesadüf de olabilir ama vardır verilmek istenen mesaj. İki oturumda bitirdim.Okuyun güzel kitap.

27 Nisan 2017 Perşembe

Kumral Ada Mavi Tuna-Buket Uzuner


1997 yılında yazılmış bir roman. 2017 yılında okudum.Aslına bakarsanız ben kendimde var sanıyordum kitabı ama yokmuş.Aldım ve hemen okudum.Biraz sarktı çünkü çok uzun.Neresini geçiştirmeye kalkacak olsam orada önemli gelişmeler oldu.Geriye dönüp tekrar okudum. Buket Uzuner güzel bir kurgu yapmış, Baş kahramanımız Tuna, kardeşi Aras, mahallelerine taşınan film yıldızı Süreyya Mercan ve ailesi, ve onların küçük kızları Ada, onun dayısı Doğan Gökay, kuzeni Meriç arasında geçen çocukluklarından itibaren başlayan ilişkiler ve Tuna'nın yetişkinliğinde yaşadığı iç savaş anlatılmış. İç savaş bölümleri oldukça uzun, sıkıcı ve gereksiz gelmedi değil.O kadar uzamasına gerek yokmuş. Hele Tuna'nın hastanedeyken hizmetli Hasan'la olan bölümleri iyice gereksiz geldi.İç savaş ortamı çok güzel anlatılmamış bence. Aslına bakarsanız bu iç savaş meselesine de girmeye hiç gerek yokmuş.Konu bütünlüğünü sağlayan bir olay olduğunu da düşünmüyorum.Sonuç bölümünde ise kahramanların tek tek konuşturularak bazı gizli kalmış kısımların anlattırılması konunun içine serpiştirilebilir miydi bilmiyorum. Kitapta geçen ensest aşkım, lezbiyenlik gibi konular  ile gençlerin sevişme sahnelerinin ayrıntısı biraz marjinallik katmış gibi.Ama güzel bir anlatım, akıcı bir dil.Benim hoşuma gitti.Kitabın kapak resminin güzelliğini de söylemeden geçemeyeceği.Çok beğendim.
Kitaptan alıntıladıklarım ise:
-Eh sanıyorum bir yerde severek yaşamak ve bunu sürdürmek isteğine de "o yerli olmak" denir.
-En acıtıcı yara, asıl yanılanın insanın kendisi olduğunu anlamasıdır.İzi hiç silinmeyen tek yara, kendine ihanet eden bilinç tarafından kanatılmıştır,! En güç affedilen hata, insanın kendisine ait olanlardır aslında.
-"Bence demokrasının azı çoğu yoktur asteğmen.Demokrasi ya vardır ya da yoktur! Eşitliğin yaygınlaştırılmayışı, adaletin resmileştirilmemesi olabilir ama demokrasinin eksiği, fazlası olamaz! Demokrasinin de kuralları ve disiplini vardır.Demokrasi sonsuzluk ve sorumsuzluk değil, sorumluluk ve sağduyu rejimidir.Eşit uygulandığı ülkelerde iç savaş çıkmaz."
-Sanmak ile olmak arasındaki uçurumdan hep nefret ettim! Sanmak, içinde umutlar, düşler ve heyecanlar vaat eden çok boyutlu bir kavramken, olmak gerçeğin sert, kalın, köşeli ve katı üç boyutunu taşır yalnızca..Ne mutludur o, oluşlarının içine sanışlarını da katmayı başaran insanlara..
-Yakınına sokulmadıkça, kokusu duyulmayan mücerret bir koku gibidir ölüm...Mücerret soyut anlamına gelir...Ne zaman ki vakti gelir, yakınlarda birine denk düşer ve işte o zaman kokusu duyulur ölümün.
-"Yavaş yavaş, usul usul birikiyor kötülük..." diye fısıldadı Tuna.
-Kibirle ve kararsızlıkla geçirilen gençlik kimseye mutluluk getirmemiştir.
-İnsanın kendisini hiç beğenmediği yanlarıyla birlikte benimsemesi, ortalama olarak insan ömrünün kaçıncı yılına denk düşüyor acaba?





Mucizevi Mandarin-Aslı Erdoğan


Öncelikle Mandarin ne demek. Mandalin değil tabi ki Mandarin. yüksek makamdaki Çin devlet görevlilerine verilen ad.Kitaptaki 13 öyküden biri. Aslı Erdoğan'ın gözaltına alınması ve yargılanması haberlerini okuduktan sonra, bu kadın böyle tehlikeli neler yazıyor acaba diye merakımdan aldım kitabını birkaç kitabı arasından en çok bilineni galiba Mucizevi Mandarin.

Düşünerek, irdeleyerek okunması gereken alttan alta mesajlar veren öyküler var.Kesinlikle aceleye getirmeden sindirerek okunmalı.Derin anlamlar insanı sonradan vuruyor.Değişik bir yazar.Kendine has değişik bir uslubu var.Diğer kitaplarını da merak ediyorum.Öykülerde biraz hüzün, biraz kalp yarası, biraz boşlukta kalış var. Kitap Dünya okurlarınca "geleceğe kalacak elli yazar" arasında sayılan Aslı Erdoğan'ın ilk öykü kitabı Mucizevi Mandarin.Yalnızca Türkçe'de değil çevrildiği yabancı dillerde de aynı ilgiyi uyandırmış bir kitap.Aynı zamanda En İyi Türk Edebiyatı Kitapları listesinde yer almakta.
Kitaptan alıntılar ise şöyle:
-Küçük bir çocukken dünyanın kahverengi gözlülere değişik görünüp görünmediğini merak ederdim...Artık yeterince büyüdüm, en azından dünyayı başkalarından farklı görüyorsam, bunun nedeninin gözlerimin rengi olmadığı bilecek kadar.
-Bir şehir, ancak içinde sevdiğiniz biri olunca yaşamaya başlar.
-Karanlıkları, gölgeleri, eskiyi,yasadışını seçerim ben.Düşü gerçeğe, geçmişi bugüne, acıyı umuda yeğ tuttuğum için herhalde.
-Bir insan ne kadar kötü dövülürse dövülsün, içeriden ya da dışarıdan, bedeni ya da ruhu ne kadar incinmiş olursa olsun, yaşamı yeniden sevebilir. Yeter ki kafasını hep aynı duvarlara vurmaktan vazgeçsin.
- Bir insanı gerçekten sevmek, onun tuhaflıklarını, hiç kimsenin, kendisinin bile benimseyemediği, hatta fark etmediği huylarını sevmektir.İnsanların en esaslı yönleri uyumsuzluklarında saklıdır çünkü.