Bu Blogda Ara

Eylül Defterleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Eylül Defterleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Aralık 2020 Cuma

Eylül Defterleri - Yılmaz Odabaşı


12 Eylül 1980 darbesi, öncesi ve sonrasında Yılmaz Odabaşı'nın Diyarbakır ve diğer cezaevlerinde, karakolda ve sivil hayatta yaşadıkları kendi ağzından anlatılmış. Yaşananlar o kadar korkunç ki okurken gerilmemeniz mümkün değil. Zor dönemlermiş.

"Çünkü yıllar geçtikçe yaşadıklarımın bir bölümünü unutturdum kendime. Unutmasam yaratacağı yıkımla bazı dengeleri güç kurardım....
Yaşadıklarımın ve tanıklıklarımın bende yaratacağı yıkımları savuşturabilmek için kendimle yıllarca didiştim."

"Bana yaşatılanlar oğluma yaşatılırsa, ona bunların yaşatıldığı yerde canlı bomba olurum!"

"İnsan olmak nasıl bir şeydi Cevdet? "Yaşamak güzel şey be kardeşim!" nasıl bir şeydi? Nasıl "bir orman gibi kardeşçesine?"

"Işkenceyle istiklal marşı okutabilen ideoloji, taraf değil, öfkesini boyutlandırdığı bireyi düşman olarak kazanıyordu..."

"/Tomurcuğu yere düşmüş dal gibi;
Adımızı sevda sevda resmedin şimdi.../"

" 'Yitik kuşak' diyorlar bize. Yitik miyiz? Belki yitirilmiştik çoğumuz; aynı takvimlere düşüp aynı günün elinde, ama yitirilmemiştik de! Bu yüzden itiraz ediyoruz, tekzip ediyoruz, el kaldırıyoruz: Yitik miyiz? Nasıl olur, burdayız işte!
Yitirilenler, o tufan sonrası anılarıyla yüreklerimizdeki kıpırtılar kadar sıcak... Şimdi biraz yalnızız ve sis var; dağılsa görünür belki kalabalıklar."