Bu Blogda Ara

Pablo Neruda etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pablo Neruda etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Nisan 2021 Cumartesi

Neruda Vakası - Roberto Ampuero

Şili'li şair Pablo Neruda'nın hayatından bir kesit Devlet başkanının Salvador Allende olan Şili'yi darbeye götüren süreç eşliğinde anlatılıyor. Ölümcül hastalığına şifa arayışındaki şairin, doktorunu bulması için bir dedektif tutması ve dedektifin ağzından olayların gelişimine şahit oluyoruz. Neruda'nın asıl aradığı kanserine çare olacak doktoru mudur yoksa bizi sürprizler mi beklemektedir?

Pablo Neruda'nın son günlerine de ışık tutan kitapta Neruda'nın aşkları, şiirleri ve hayatındaki hatalarıyla yüzleşmesini zevkle okuyoruz.

İlginç bir kapağı olan kitaptan bolca alıntılarım var:
  
"Tepeleri inip çıkmaya alışkın liman şehri sakinleri için varoluş, şehirleri gibiydi: Bazen insan dalganın köpüklü tepe noktasında keyif ve güvenle seyahat eder, bazense kederli ve sıkkın bir şekilde uçurumun dibinde yatardı. Her zaman yükseliş ve düşüş yaşanabilirdi. Hiçbir şey sonsuza kadar kesin değildi. Hiçbir durum sonsuz değildi. Varoluş, belirsizlikleri beraberinde getiriyordu ve sadece ölümün çaresi yoktu."

"Aşk sorunları her yerde aynı iklime sahip"

"Çünkü şiir seni cennete götürüyorsa, polisiye roman sana hayatı olduğu gibi gösterir; ellerini kirletir ve güneye giden trenlerin kazan dairelerinde kömürün çalışanlara yaptığı gibi yüzünü karartır. Polisiye hikayeyi icat eden ve büyük bir şair olan Poe'yu okumanı tavsiye etmem, ya da Sherlock Holmes'un babası Conan Doyle'u. Neden biliyor musun? Çünkü onların dedektifleri fazlasıyla aykırı ve entelektüel. Kaotik Latin Amerika'mızda en basit davayı bile çözemezlerdi."

"İçki ve yemekten anlamayan şair, şair değildir."

"Bazen kendini, yanında bir kadın olmadan, daha doğrusu, anlaşamadığı ve hiç var olmamasından da kötü olan bir kadının eşliğinde, kıtanın güneyinde kaybolmuş tembel bir köpek gibi hissediyordu."

"-Şiirlerinizi daktiloda mı yazıyorsunuz?
 -Sen deli misin? Kimse klavye kullanarak iyi dizeler yazamaz. Şiir elle, kurşun kalemle yazılır dostum. Dizeler, Chiloe Adası'nın sahillerindeki gelgit gibi beyinden süzülerek çıkar, vücuttan ellere doğru akar ve kağıda dökülür."

"Bu Walt Whitman, Kuzey Amerikalı muhteşem bir şair.
-Yaşıyor mu?
-Yaşamaya devam ediyor diyelim Büyük şairler asla ölmez Cayetano"

"Babam kadınlar flüt gibidir derdi, onlara gösterilen özene ve okşayışa bağlı olarak sesleri değişir."

"Kulağa muhteşem geliyor, ama aslında değil. Sadece vücutlarının içine girdim, asla ruhlarına değil. Anlıyor musun? O narin ve gizemli kadınların fethedilmez duvarlarının önünde, güçsüzleşmiş bir kazazede gibi yenik düştüm"

"Bizim mutluluğumuzun yol açtığı ölümler korkunçtur Cayetano. Ama kişisel mutluluğa giden yol, diğerlerinin acılarıyla döşenmiştir."

"Ölümsüzlüğü sana çocuklar sağlıyor Cayetano, kitaplar değil; kan sağlıyor, mürekkep değil; deri sağlıyor, basılmış sayfalar değil. Bu yüzden Beatriz'in kızının benim olup olmadığını öğrenmen gerek. Küba'ya gidip Beatriz'i bulmak ve tırpanlı ihtiyar yakalamadan önce bana gerçeği getirmek zorundasın dostum."

"Valparaiso'da yürüyüş yaparlarken, sadece sosyalizmin sanat ve edebiyata yaygın bir önem vereceğini, sadece sosyalizmde insanların yazar ve sanatçıları adanmışlıkla izleyeceğini ve bu yüzden hükümetlerin entelektüelleri gözetlediğini söylemişti. Kapitalizmde, tam tersine, herhangi bir sanatçı istediği her şeyi söyleyebilirdi, çünkü çok az kişi dinlerdi."

" 'En iyisi çocukları unutalım Matilde,' diye önerdim. 'Ben sadece kendi çocuğum olan şiirlerimin babası olmak istiyorum' "