Bu Blogda Ara

Don Quijote etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Don Quijote etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Eylül 2023 Pazartesi

Don Quijote - Cervantes

Don Kişot, İspanyol yazar Miguel de Cervantes‘in (1547 -1616) tarafından I. bölümü 1605, II. bölümü ise 1615 yılında yayımlanmış romanıdır. Don Kişot, dünya edebiyatında ilk modern romandır. Kendini şovalye sanan sahte şovalyenin komik ve ibretli öyküsüdür.

Cervantes, İnebahtı savaşına katılır. Savaşta esir düşer hapsedilir, ve defalarca köle olarak satılır. Türk korsanlarına da esir düşer. 12 yıl esaret yaşamı sürer. En sonunda özgür kalır. Bir türlü istediği üne kavuşamaz. Don Kişot ile o istediği ünü elde etse de yapıtının korsan basımı nedeni ile yeteri kadar para kazanamaz.

Don Kişot, Manchalı bir asilzadedir ve şövalye romanlarının etkisiyle haksızlıklara karşı savaşmak için, sıska atı Rossinante ile evinden ayrılır. İlk macerası yel değirmenleriyle savaşmak olur, yaralanır ve eve dönüşünde komşusu onu yaralı halde yolda bulur. İyileşir iyileşmez aynı maceraları tekrarlamak üzere yanına yardımcısı Sancho Panza’yı da alıp yola koyulur. Don Kişot ve Sancho, yollarına devam ederler. Don Kişot ve Sancho tekrar, dayak yedikleri pazar yerine gelirler. Don Kişot, düşman ordusu zannederek bir koyun sürüsüyle çatışmaya girer… Şarap fıçılarını dev gibi görür ve onlara karşı savaşır. Kutsal Kardeşlik Birliği, Don Kişot’u durdurur ve onu kandırarak köyüne gönderir.

Maceradan maceraya atılır. Korkusuzdur. Ama aslında hep alaya alınır, dayak yer. Adalet dağıtır, sevgilileri kavuşturur. Hayali prensesi için yapmayacağı kahramanlık yoktur. Kendini şato sandığı bir handa, dük sandığı bir hancıya şövalye ilan ettirir. Artık o Senyor Kesada değildir o, Don Kişot del la Mancha’dır. Yarı delilik ile adalet dağıtır. Kitabın asıl yazılma amacı şovalye kitaplarını eleştirmek olsa da içinde adaletten, o zamanki yönetimin, krallıkların, dere beyliklerin eleştirisine kadar çeşitli konular vardır. Don Kişot Don Quijote kendinden sonra gelen çoğu yazara ilham olmuş bir yapıt. Yapıtı bize sevdiren Don Kişot’un delilik ve saflık arasında seçimleri olsa gerek. Zaten akıllandığında yani aklı başına geldiğinde artık macera ruhu da kalmamıştır ve zaten ölür.

Kitaptan alıntıların çoğu atasözü gibi. Çünkü kitapta atasözlerine çok yer verilmiş.

"Fakat şunu bilmelisin ki, okuduğum şövalye kitaplarında başarıya ermeden önce birtakım talihsizliklere uğramamış tek bir şövalye yoktur. Sana en aşağı yirmi misal gösterebilirim."

"Aşık oldu diye insanı küreğe mahkum ediyorlarsa, ben günlerdir kürek çekiyor olmalıydım."

“Bütün kötü huylar, beraberinde az da olsa bir zevk getirirler, Sancho; ama kıskançlık sadece tatsızlık, hınç ve öfke getirir”

"Gönül ferman dinlemiyor, oğlum! Âşık olmadığın için bu duyguyu bilemezsin... Bütün âşıklar biraz delidir!..."

"Ah hafıza, huzurumun baş düşmanı."

"İnsanların işlediği en büyük günah kimilerine göre, kibirlilikse de ben nankörlüğünün en büyük günah olduğu kanaatindeyim..."

"Kendimi methetmiyorsam, insanın kendini övmesi değerini azaltır dedikleri içindir..."

"Çingene kızını padişahın oğluyla evlendirmişler, düğün alayı ormandan geçerken "bu ağaçlardan da ne güzel kasnak olur" demiş."

"Aşkın öyle bir gözlüğü vardır ki, bakırı altın,fakirliği zenginlik, gözdeki çapağı inci gibi gösterir, derler."

"Zamanın silmediği anı, ölümün dindirmediği acı yoktur."