Kitapta Samsun'da bir akıl hastanesinden yola çıkan yazar, zincir halinde kahramanlarına yaşamlarına değiniyor.
Kitapta gerçek ile kurgu birbiri içine geçmiş gibi. Ne gerçek ne değil anlaşılmıyor. Yazımı zor bir roman olsa gerek. Kahramanının bu kadar bol olduğu ve zincir olay kurgusunu tasarlamak çok zor olmalı. Yazara tebrikler.
Alıntılar:
"Karadeniz şehirlerinden birinde, denize sırtını dönmüş biçimde inşa edildiği için görenlerin içinde anlamsız bir küslük duygusu yaratan bir Ruh Sağlığı Hastanesi'nin en üst katındaki konferans salonunda, konuk konuşmacı Ülkü Birinci 14 Şubat Sevgililer Günü nedeniyle, Aşk: Özveri mi? Benliği Korumak mı? başlıklı bir konferans veriyordu."
"Barış Bakış tam deli değildi, tam akıllı da değildi. Zaten akıllı delinin karşıtı değildi. Deli ya da akıllı olması da Gülnazmiye'nin Barış'a aşık olmasına engel değildi. Aslına bakılacak olursa, dünya tatlısı küfürbaz Zerrin Hemşire'nin dediği gibi, Zaten şu geçmişi boklu dünyada kim akıllı kim deli, hiç belli değildi."
"Ama düşündüğünü söylemenin, hele bu coğrafyada, hiç de akıllıca bir iş olmadığını görüp öğrenecek kadar zeki bir adamdı."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder