Bu Blogda Ara

7 Şubat 2021 Pazar

Stepançikovo Köyü - Dostoyevski

Dostoyevski Okuma Grubunda okuduğum bir kitaptı "Stepançikovo Köyü" Doğruyu söylemek gerekirse ilk sırada duyduğum ve ilk sıralarda okumayı düşündüğüm Dostoyevski kitaplarından biri değildi. Romanın ana karakteri Foma Fomiç ve onun çevresinde dönen amca yeğen karakterleri. Roman, bir üniversite öğrencisi olan Sergey’in, dayısının evinde tanıdığı Foma Fomiç’e dair anlatımlarına dayanıyor. Evin hakimiyetini eline almış şarlatan ruhlu Foma Fomiç’in komik maceraları romanın omurgasını oluşturuyor. Tabi Fomiç’in yanı sıra, Nastya, Tatyana İvanovna, Mizinçikov, Bahçeyev, Falaley ve Vidopliyasov gibi özgün karakterler de kendi öyküleriyle karşımıza çıkıyor. Çok sevdim mi? Sevmedim. Ama Dostoyevski yazdığı için okunur.

Güzel sözler var kitaptan:

"Dayım bir kere daha içini çekti.
-Başkalarına karşı daha şefkatli, dikkatli olun, başkalarını sevin; başkaları için kendinizi unutun, o zaman sizi de hatırlayacaklardır. yaşa, ama başkalarına da yaşama hakkı tanı! İşte bu, hayat kuralımız olmalı. Sabırlı ol, çalış, dua et ve ümitle yaşa. Bunlara alışmayı bütün insanlığa aşılamak istiyorum. Bu kurallara uyarak yaşayacak olursanız, herkesten önce ben size kalbimi açar, göğsünüzde ağlarım...gerekirse tabii...Ama hep 'ben, ben, tatlı canım...' derseniz, izninizle tatlı canınız da kabak tadı verir."

"Çamur neyle örtülürse örtülsün, yine çamurdur."

"Tatlı zamanlar gökten düşmez, onları biz kendimiz yaratırız. Onlar kalbimizin içindedir..."

"Kelle kesildikten sonra, saçların ardından ağlanır mı?"

"Zenginlerde buzağı, fakirlerde çocuk boldur!"

"Temiz, güzel bir yavruyken çayırlarda bahar kelebekleri arkasından koştuğum güzel çocukluk günlerim nerede?.. Nerede, nerede o zamanlar? Geri verin bana masumluğumu, verin bana onu!.."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder