Bu Blogda Ara

3 Ekim 2020 Cumartesi

Okulsuz Toplum - Ivan Illich

Ivan Illich, "Değerlerin kurumsallaşması"na karşı duran Okulsuz Toplum adlı yapıtında, var olan eğitim sistemlerinin açmazlarını gösterip; eğitim ve öğrenimin okul dışına çekilmesi ve toplumun okuldan arındırılması gerektiğine değiniyor.

Verimsiz, tekdüze eğitim izlenceleri yerine; bireyler arası yakınlığı, tüketici olmak yerine doğaya karşı sorumlu olmayı geçirip; "bilgi"nin tekelleşip metalaşmasına karşı çıkarken, istenebilir bir geleceğin evrensel ve insancıl eğitim biçimleriyle gerçekleşeceği üzerinde duruyor.

Çok hızlı akan bir kitap değil, anlaşılması epey zor. Düşünerek okumak gerekiyor.

Alıntılarım ise şöyle:

"Okul, yaşadığınız topluma ihtiyacınız olduğuna sizi inandırmaya çalışan bir reklam ajansıdır."

Okuma ediminden zevk alan pek çok insan bu huyu okulda edindiklerine inanmaktadır. Doğruluğu araştırıldığındaysa, bunun bir yanılsama olduğu ortaya çıkmaktadır."

“İhtiyaç duyduğumuz yapılar, her insanın öğrenmek ve diğerlerinin öğrenmesine yardımcı olmak suretiyle kendisini tanımlamasını mümkün kılacak olanlardır.”

Günümüzde bile vatandaşların hatalı bir şekilde, okulun belli bir amaca uygun öğrenme başarılarına duydukları güvenin okula bağımlılığı sağladığına inanılmaktadır. Halbuki okul sistemi, insanlara eşit şanslar vermek yerine, imkânların dağılımında tekelleşmeye yol açmıştır."

"İki yüzyıl  önce, Birleşik Devletler, kilise tekelini ortadan kaldırma hareketinde dünyaya öncülük etmişti. Günümüzde ise, okul tekelini ve ayrımla ilgili önyargıyı yasal olarak bir araya getiren bir sistemin  anayasal olarak ortadan kaldırılmasına ihtiyaç duymaktayız. Modern,  hümanist bir toplum için haklar yasasında yapılacak ilk düzenleme şu şekilde olmalıdır. 'Devlet eğitimle ilgili herhangi bir yasa yapma hakkına sahip değildir.' Böylece eğitimle ilgili kalıplaşmış herhangi bir zorunluluk artık söz konusu olmayacaktır."

"Paradoksal olarak, okullaşmanın kesinlikle gerekli olduğu yönündeki inanç sadece çok az sayıda insanın okullardan istifade edebildiği ve gelecekte de bu sayının aynı olacağı ülkelerde hakimdir. Latin Amerika' da eğitimi gerçekleştirmek için aileler ve çocuklar tarafından hala pek çok farklı yol izlemektedir. ulusal gelirden okullaşmaya ayrılan pay, zengin ülkelere nazaran belki de daha fazladır. Fakat yapılan yatırımlar toplam olarak dört yıllık zorunlu bir eğitim için bile yetersizdir. Castro, 1980 yılında ülkedeki üniversiteleri ortadan kaldıracağı, tüm hayatı bir eğitim süreci haline getireceği sözünü verdiğinde sanki ya doğru bir eğilime sahipmiş gibi konuşuyordu. Bununla beraber, orta ve yüksek okullarda, diğer Latin Amerika ülkeleri gibi, Küba da okul yaşı olarak belirlenen dönemi, sorgulanamaz bir amaçmış gibi ve sadece geçici kaynak sıkıntılarından meydana gelecek kesintilerle gecikebilecek bir dönem olarak kabul edip ona göre hareket etmektedir."

"Her yerde, sadece eğitimi değil, bir bütün olarak toplumu okulsuzlaştırmak gerekiyor."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder